Gönül erleri, geçmişte olduğu gibi gelecekte de olması muhtemel bu kabil densizlikleri gülerek karşılamalı;
“Hoştur bana Senden gelen
Ya hil’at ü yahut kefen
Ya taze gül yahut diken
Lütfun da hoş, kahrın da hoş.”
demeli ve her zaman dimdik durmalıdırlar.
Bizim için önemli olan, milletimiz ve onun onurudur. Eğer millet derbeder, kitleler fakr u zaruret içinde inliyor, toplum tefrikaya yenik, yığınlar birbirini yiyor ve haramiliğe prim verilip şekavet de alkışlanıyorsa, işte o zaman bize oturup ağlamak düşer.. evet, kendini milletine adamış hasbî bir ruh, şahsı veya yakınlarının maruz kaldığı tecavüzler, tahkirler karşısında değil, dinine, diyanetine, mukaddes değerlerine dokunulduğu zaman hafakanlara girer; bir itfaiyeci edasıyla çare” der, sağa-sola koşar ve gözü başka bir şey görmeyen sevdalılar gibi gerekirse
her şeyini feda eder; feda eder de, kat’iyen mil î ve dinî değerlerine toz kondurmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder