Kur’ân-ı Kerim ve Sünnet-i Sahiha’yı çok iyi bilen usûlüddin ulemasının ifadelerinden Cemâlullah’ı müşahedenin en büyük Cennet nimeti olduğu sonucu çıkartılabilir. Mesela Sirâceddin Ali İbn Osman el-Ûşî Ehl-i Sünnet itikadını mısralara döktüğü bir şiirinde bu hakikati şu ifadelerle dile getirir:
يَرَاهُ الْمُؤْمِنُونَ بِغَيْرِ كَيْفٍ
وَإِدْرَاكٍ وَضَرْبٍ مِنْ مِثَالٍ
فَيَنْسَوْنَ النَّعِيمَ إِذَا رَأَوْهُ
فَيَا خُسْرَانَ أَهْلَ الْاِعْتِزَالِ
“Mü’minler, O’nu keyfiyetsiz ve kemmiyetsiz olarak görürler. Buna bir misal de getirilemez. O’nu gördükleri zaman da bütün Cennet nimetlerini unuturlar. ‘Allah görülmez’ diyen Ehl-i İ’tizâl’e hüsran olsun!” (el-Ûşî, Bed’ü’l-emâlî s.50-54) Hazreti Üstad’ın ifadesiyle de, binlerce sene mesudane yaşanan dünya hayatı Cennet’in bir saatine mukabil gelmediği gibi, Cennet’in de binlerce sene hayatı Cemâlullah’ı rü’yetin bir dakikasına mukabil gelmeyecektir. ( Bkz.: Bediüzzaman, Mektubat s.260 (Yirminci Mektup, Birinci Makam))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder