7 Nisan 2016 Perşembe

Hoştur bana Senden gelen

İbadet ü taat, insana her zaman Cenab-ı Hakk’ın rızasını, kaza ve kaderini hatırlatır. Dolayısıyla böyle bir mü’min mübtelâ olduğu sıkıntılar karşısında müstakim düşünür ve Allah’ın izniyle isyana düşmez, kaderi tenkit etmez. Bilakis Allah’la irtibatı kavi olduğundan dolayı, “Bütün bunlar, benim kemerbeste-i ubudiyet içinde karşısında el pençe divan durduğum Zât tarafından geliyor.” şeklinde düşünerek kadere rıza gösterir. Başkalarının sarsıldığı hatta devrildiği zamanlarda bile o sürekli,

“Hoştur bana Senden gelen
Ya hil’atu yahut kefen
Ya taze gül yahut diken
Lütfun da hoş, kahrın da hoş.”

diyerek sürekli rıza ufkunda yaşar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder