Rasûl-ü Ekrem Efendimiz ara sıra ümmetinin dikkatini çekmek üzere anlattığı kıssaların birinde, mü’min işverenleri işçinin emeğini nemalandırarak onu da sermaye sahibi yapmaya teşvik etmiştir. “Mağara hadisi” olarak da bilinen bu hadis-i şerifte şu hadise anlatılmaktadır:
Gecelemek için bir mağaraya sığınan üç kişi, dağdan kopan büyük bir kaya parçası yuvarlanıp çıkışı kapayınca bir türlü oradan çıkamazlar. Bunun üzerine, sırayla Hak katında makbul olduğuna inandıkları bir ameli vesile kılarak Cenâb-ı Hak’tan kayanın yuvarlanıp gitmesini dilerler. Onlardan birincisi, anne-babasına karşı ihsanla davranışını vesile edinerek onunla niyazda bulunur; ikincisi, tam harama girip, iffetini kirleteceği bir anda, sırf Allah korkusu sebebiyle böyle bir günaha girmekten vazgeçişini duasına mevzû yapar. Her iki duada da taş biraz kımıldar, ancak yine de çıkabilecekleri kadar bir boşluk meydana gelmez.
Üçüncü şahıs ise şöyle dua eder:
“Rabbim, yanımda bir işçi çalıştırdım. Diğer işçilerin ücretini verdiğim gibi, onun ücretini de ödemek istedim.
Halbuki o, teklif ettiğim ücreti azımsadı ve ‘Ben bunu almam’ deyip gitti. Onunla bir koyuna anlaşmıştık. O
gidince ben de koyunun ayrı üremesine zemin hazırladım. Seneler geçti ve bu bir tek koyun büyük bir sürü hâline geldi. Derken, bir gün bu adam kapımı çaldı ve benden hakkını istedi. Ben de o sürüyü göstererek, ‘İşte bunlar senin hakkındır’ dedim. ‘Ben fakir bir insanım, benimle alay etme’ deyince; ‘Vallâhi, alay etmiyorum, alıp da götürmediğin o koyun işte bu hale geldi. Şimdi al götür’ dedim. Sevine sevine bütün sürüyü alıp götürdü.
Rabbim, bunu ben Senin için yaptım. Eğer bu amelimden razıysan mağaranın ağzını aç.”
Bu duadan sonra, taş sonuna kadar kayar, mağaranın ağzı açılır ve hep beraber dışarıya çıkarlar. (Buhari, Buyû’
98, İcâre 12; Ebû Dâvud, Buyû’ 29.)
İşte, Peygamber Efendimiz, bu hadiseyi anlatarak toplum hayatında huzur ve güvenin teminatı olabilecek üç önemli meseleyi nazara vermiş; yaşlılara hürmet edip anne-babanın hukukunu korumanın, hem iffetli yaşayıp hem de insanların iffetlerine dokunmama ahlakının ve bir de işçi haklarını gözetmenin, hatta işçiyi bir ortak gibi kabul edip onun da sermaye sahibi olması için gayret göstermenin önemine vurguda bulunmuştur.
19 Eylül 2016 Pazartesi
Mağara hadisi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder