Efendimiz’in viladetini gerçek bir bayram olarak duyma ve duyurma; O’na vuslat duygusuyla dolma ve gönül erde O’nun
vuslatına iştiyak uyarma; dua ederken de aynı coşkuyla el kaldırma ve kalblerin bamteline dokunma.. nihayet, insanlarda bir heyecan tufanı oluşturma ve Efendimiz (sal al ahu aleyhi ve sel em) o an gökten iniyormuş gibi bir ruh haleti hasıl etmektir. Hani Arif Nihat Asya der ya;
Gel, ey Muhammed, bahardır…
Dudaklar ardında saklı
Aminlerimiz vardır!..
Hacdan döner gibi gel;
Mi’raç’tan iner gibi gel;
Bekliyoruz yıl ardır!”
İşte, öyle yeni bir ses olmalı, bambaşka bir soluk ve derin bir heyecanla program ortaya konmalı; nihayet, orada hazır bulunanlar gönülden yakarışa geçmeli ve “Mi’raç’tan iner gibi gel;
bekliyoruz yıl ardır!” demeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder